Sinop’tan uzaya fırlatıldı

Savunma Sanayii Başkanlığı’na bağlı DeltaV şirketi tarafından geliştirilen hipersonik test platformu HİSTEP ile uzaya roket fırlattı.
1 Haziran’da Sinop’ta yapılan fırlatmada 200 kilometre yükseklik aşıldı ve uzaya çıkıldı. 200 kilometre yüksekliğe çıkan füzenin özelliklerini, firmanın genel müdürü Mehmet Kahraman paylaştı.
Türk mühendislerinin geliştirdiği hipersonik hıza ulaşabilen füze, 1 Haziran’da Sinop’tan uzaya fırlatıldı. 200 kilometre yüksekliğe çıkan füzenin özelliklerini, firmanın genel müdürü Mehmet Kahraman anlattı.
Savunma Sanayii Başkanlığı’na bağlı DeltaV şirketi, geliştirdiği hipersonik test platformu HİSTEP ile uzaya roket fırlattı.
Test sırasında platform, sesin 5 kat üstü bir hıza ulaştı.
FIRLATMA SİNOP’TAN GERÇEKLEŞTİ
1 Haziran’da Sinop’ta yapılan fırlatmada 200 kilometre yükseklik aşıldı ve uzaya çıkıldı.
Ntv’nin haberine göre, DeltaV Genel Müdürü Dr. Mehmet Kahraman, “Bu sistemle aslında biz hipersonik hız rejimine yani sesin 5 katı ve üstü hızlarda hareket edebilme imkanını sağlayan bir sistemi geliştirme fırsatını tanımış olduk. Baktığımızda hipersonik teknolojiler kritik ve oyun değiştirici fakat bu teknolojileri geliştirmek de bir o kadar da zor onun için biz hem ülkemize hem dost ve müttefiklerimize aslında maliyeti etkin, sürdürülebilir ve tehlikesi olmayan yani patlayıcı özelliği olmayan aslında bir test platformu yapmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.
TÜRKİYE’DE İLK
Türkiye’de ilk kez bir roket sisteminde sıcak kademe ayrılması yöntemi başarıyla uygulandı. Kahraman “Biz burada aslında 2 kademeli roket yaptık birinci kademesi belirli bir irtifaya ve hıza çıkarttıktan sonra aslında 2. kademe onun üzerine sıcak ayrılma yaparak ateşliyor (sıcak ayrılma: ikinci kademeyi birincinin üzerine ateşliyorsunuz) ve bu şekilde ayrıldı ve hızlanmaya devam etti ve hipersonik hızlara çıktı. Belirli bir irtifadan sonra yukarıya doğru yükselişine devam etti ve tepe irtifadan sonra da tekrar dünyaya geri döndü.” dedi.
Yapılan bu test, Türkiye’nin uzay yolculuğu kapsamında yerli ve milli fırlatma sistemlerinin geliştirilmesinde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.