Bir günlük milli yas ilan edildi

Bolu Kartalkaya’da yaşanan ve 61 vatandaşın hayatını kaybettiği facianın ardından bir günlük milli yas ilan edildiği açıklandı.

MİLLİ YAS İLAN EDİLDİ

Cumhurbaşkanlığı Kabine toplantısının ardından açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bolu yangını için 1 günlük milli yas ilan edildiğini açıkladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aralarında işletme sahibinin de olduğu 4  kişi gözaltına alınmıştır. Böyle bir facianın yaşanmasına sebep olanlar hukuk önünde hesap vereceklerdir.  Facia dolayısıyla Ülkemizde 1 günlük yas ilan edilmiştir. 22 Ocak Çarşamba günü güneşin batışına kadar bayraklar yarıya kadar indirilecektir. Gün siyaset yapma günü değil, birlik ve beraberlik günüdür” dedi.

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:

BOLU’DAKİ YANGIN FACİASI NEDENİYLE MİLLİ YAS İLAN EDİLDİ

Yaralanan kardeşlerimizden 17’si taburcu edildi. AFAD ve diğer birimlerimiz çalışmalarını sürdürüyor. Yangının haberini alır almaz 4 bakanımız süratle Bolu’ya gönderdik. Yangına farklı kurumlarımızda 156 araç 458 personelle müdahale edilmiştir. Yangının çıkış sebebi ve sorumluluğu olanları tespit etmek için soruşturmalar başlatılmıştır. İlk etapta aralarında işletme sahibinin de olduğu 4  kişi gözaltına alınmıştır. Böyle bir facianın yaşanmasına sebep olanlar hukuk önünde hesap vereceklerdir.  Facia dolayısıyla Ülkemizde 1 günlük yas ilan edilmiştir. 22 Ocak Çarşamba günü güneşin batışına kadar bayraklar yarıya kadar indirilecektir. Gün siyaset yapma günü değil, birlik ve beraberlik günüdür.

“AİLEYİ GÜÇLENDİRECEK TEDBİRLERİ HAYATA GEÇİRİYORUZ”

Eğitimden savunmaya, güvenlikten bölgesel gelişmelere kadar kritik konuları değerlendirdiğimiz bir kabine toplantımızı daha tamamladık. Son kabine toplantımızdan bugüne kadar ülkemize ve milletimize hizmet yolunda büyük bir gayret içinde olduk. Hemen her yıl gerçekleştirdiğimiz valiler buluşmamızda 81 ilimizin valisiyle Cumhurbaşkanlığı Külliyemizde bir araya geldik. Kerim devlet tasavvurumuzun vatandaşa dönük yüzü olan vali ve kaymakamlarımızdan içinde bulunduğumuz kritik dönemde çok büyük hizmetler ve özverili çalışmalar bekliyoruz. Malumunuz geçen kabine toplantımızda aldığımız karar çerçevesinde 2025 yılını aile yılı olarak idrak edeceğimizi milletimizle paylaşmıştık. Aile toplumun temelidir diyen anayasamızın 41. maddesinin çizdiği çerçeve içinde aileyi güçlendirecek tedbirleri hayata geçiriyoruz.

Özellikle cinsiyetsizleştirme politikaları, aile politikaları hedef alan küresel bir haçlı seferine dönüşmüştür. Türkiye, bu cinsi akımlar karşısında fıtrat merkezde bir insanlık cephesi oluşturmaya çalışan ülkelerin en başında gelmektedir. Milletimiz için varoluşsal bir tehdide dönüşen bir diğer husus 1,51’e kadar düşen doğurganlık hızımızdır. Nüfusun yenilenme düzeyinin 2,1 olduğu göz önünde bulundurulduğundan tehdidin vehameti daha net anlaşılacaktır. Bir başka sorun evlenme yaşının yükselmesidir. Ülkemizde ilk evlenme yaşı kadınlarda 26’ya erkeklerde 28’e çıkmıştır. İlk anne olma yaşı ise daha önce görülmemiş biçimde 29’u aşmıştır. İktidar ve muhalefet fark etmeksizin bu tehlikeli gidişatı önce durdurmamız sonra da tersine çevirmemiz gerekiyor. İşte bütün bu gerçekler temelinde 2025 senesini aile yılı ilan ettik.

ESLEM TEKER AÇIKLAMASI: ZORLAYICI TEDBİRLERİ DEVREYE ALACAĞIZ

Çocuklarımızın başıboş köpek sürülerince parçalanmasının izahını ne kendimize, ne milletimize ne de vicdanımıza yapamıyoruz. Geçtiğimiz günlerde Yüksekova’da 12 yaşında evladımızın hayatını kaybettiği olay hepimizi derinden sarsmıştır. Yüksekova’daki yürek burkan olay yasal düzenlemelerimizin ne kadar isabetli olduğunu teyit etmiştir. Türkiye’ye, okula, kütüphaneye, parka giden çocuklara sahipsiz köpeklerin saldırdığı ülke utancı yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur. Siyasi parti ayırt etmeksizin belediyelerimizin tamamı kendilerine yüklediği görevleri yerine getirmek zorundadır. Farklı bahaneler öne sürerek görevini yapmayanlarla ilgili bundan sonra daha zorlayıcı tedbirleri devreye alacağız. Devletimizin ilgili tüm organları bu konunun üzerine daha kararlı gidecektir. Eslem Teker evladımıza yüce Allah’tan rahmet, acılı ailesi ve arkadaşlarına sabır niyaz ediyorum.

“SURİYE HALKININ YANINDA OLACAĞIZ”

Yurt dışı kabuller noktasında yoğun geçen 2 haftayı geride bıraktık. Sayın Barzani’yi Külliyemizde kabul ettik. Gündemimizdeki tüm meseleleri istişare ettik. Moğolistan Cumhurbaşkanı ve heyetinin ziyareti 21 yıl sonra devlet başkanı seviyesinde Türkiye’ye gerçekleşen ilk ziyaret olması sebebiyle son derece önemliydi. İlişkilerimizi stratejik ortaklı seviyesine çıkaran ortak bildiriyle çeşitli alanlarda 10 anlaşma imzaladık. Suriye yeni yönetiminin Dışişleri ve Savunma Bakanları ile istihbarat başkanının ülkemizi ziyareti esnasında pek çok konuyu ele aldık. Suriye’nin yeniden ayağa kaldırılması çabalarında da yeni hükümetin ve Suriye halkının yanında olacağız. Suriye toparlanıp güçlendikçe, sadece Suriyeli kardeşlerimiz değil bölgemizin tamamı bundan kazançlı çıkacaktır. Arap ve İslam aleminin bu ülkeye destek olması önemlidir. Batılı kurumların uyguladığı yaptırımlar da bir an evvel kaldırılmalıdır. Bu konudaki hassasiyetimizi Slovakya Başbakanı ile paylaştım. NATO müttefikliğimizin yanısıra stratejik ortaklıkla tesis ettiğimiz Slovakya ile ilişkilerimizi kazan kazan temelinde ilerleteceğiz. Partimizin il kongreleri vesilesiyle birçok yatırımın resmi açılışını yaptık.

“GAZZELİLER TOPRAKLARINA SAHİP ÇIKMIŞTIR”

İsrail’in başlattığı saldırılar önceki gün ateşkesin yürürlüğe girmesiyle şimdilik son buldu. İsrail’in saldırılarında 50 bin Gazzeli şehit oldu. 110 binin üzerinde kardeşimiz yaralandı. İsrail, soykırım ve Gazze’yi insansızlaştırma politikası uyguladı. Sosyal medyaya yansıyan fotoğraflar Gazze’deki yıkımın ne kadar devasa boyuttu olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye olarak çok boyutlu diplomasiyle ateşkes mutabakatın sağlanması için gereken desteği verdik. Gazzeliler topraklarına sahip çıkmıştır. Rabbim İsmail Heniye başta olmak üzere İsrail’in kalleş ve insanlık dışı saldırılarında şehit olan tüm kardeşlerimizin ruhlarını şâd, mekanlarını cennet eylesin diyorum. Şimdi Gazzeli kardeşlerine sahip çıkması sırası Arap ve İslam alemindedir.